Bursa Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Melike Baysal’ın Anka Haber’e vermiş olduğu röportaj
Haber: ZEHRA DEĞİRMENCİ / SİBEL KAHRAMAN
31 Aralık 2022 tarihinde sona eren evcil hayvanların kimliklendirilmesi işlemlerine dair detayları paylaşan Bursa Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Melike Baysal, aynı zamanda bu tarihe kadar belediyelerin de bakım evi kurma yükümlülükleri olduğunu ancak belediyelerin bu sorumluluğu yerine getirmediğini söyledi. Baysal, PetVet sisteminden bulunan verilere dayanarak Türkiye’de 644 bin civarında köpek, 954 bin civarında da kedinin kimliklendirildiği bilgisini paylaştı.
Evcil hayvanların kimliklendirilmesi işleminde 31 Aralık 2022 tarihi son gün olarak açıklanmıştı. Ancak yaşanan çip krizi nedeniyle pek çok yurttaş evcil hayvanlarını kimliklendiremedi. Bursa Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Melike Baysal, evcil hayvanların kimliklendirilmesine dair aradan geçen 1 aylık sürede ortaya çıkan tabloyu değerlendirdi. Baysal, PetVet sisteminden bulunan verilere dayanarak Türkiye’de 644 bin civarında köpek, 954 bin civarında da kedinin kimliklendirildiği bilgisini paylaştı. Verilere göre, 550 bin civarında evcil hayvanın da kimliklendirileceğine dair hayvan sahiplerinden beyanname alınmış durumda.
EVCİL HAYVANLARIN YARISINDAN FAZLASI KİMLİKLENDİRİLMEDİ
Türkiye’de 4-6 milyon civarında sahipli hayvan olduğu bilgisini paylaşan Baysal, evcil hayvanların yarısından fazlasının kimliklendirilmediğini vurgularken, mikroçip taktırmayan hayvan sahiplerine yönelik cezaların geril çekilmesi ve kimliklendirmenin özendirilmesi çağrısında bulundu. Sahipsiz hayvanların da belediyeler tarafından kimliklendirildiğini aktaran Baysal, bu konuda serbest veteriner hekimlerin de kimliklendirme yapabilmesi çağrısında bulundu. Bunun nedenini ise, “Hepimiz çok iyi biliyoruz belediyelerin koşulları hala yeterli değil bunun için. Hem kimliklendirme hem kısırlaştırma hem rehabilitasyon anlamında üstlerine düşeni yapmayan belediyeler hala var. O anlamda serbest veteriner hekimlerin bu noktada yine işin içinde olması gerektiğini düşünüyoruz” sözleriyle açıkladı.
“BELEDİYELER YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMİYOR”
Sahipli hayvanlar kadar sahipsiz hayvanların da kayıt altına alınmasının önemini vurgulayan baysal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben burada bir hatırlatma yapmak isterim. 31 Aralık 2022 kimliklendirme için son gündü. Aslında orada belediyeler için de son olan bir tarih var. Şöyle 2004 yılında hayvanlar için 5199 sayılı bir kanun çıktı. 2021 yılında da revize edildi. Revize edildiğinde bir geçici madde eklendi. Bu geçici madde der ki ‘Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri, nüfusu 75 binin üstünde olan belediyeler 31 Aralık 2022 tarihine kadar bakımevlerini kurmakla yükümlüdürler. Diğer belediyeler de 31 Aralık 2024 tarihine kadar bu bakım evlerini kuracaklar. Ama şu anda Bursa da dahil olmak üzere bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen yüzlerce belediye var. Ve aynı şekilde onların da aslında yaptırımlarının olması gerekiyor. Ama henüz bizim duyduğumuz bu konuda bir yaptırım ya da yeni bir haber yok.
“YURTTAŞLAR CEZA KORKUSUYLA EVCİL HAYVANLARIN TEDAVİSİNİ YAPTIRMIYOR”
Sistem şu anda tıbbi ve cerrahi hizmetleri, sağlık hizmetlerini almalarına engel değil. Tabii burada aslında şu da sorgulanmalı. Bir veteriner hekim, böyle bir şeyi yasakladığında sistem, hastasına bakmayacak mı? Veteriner hekimlerden böyle bir şeyi istemek mümkün değil. Bu anlamda sistemin dediğim gibi yine en başa dönüyorum bir an önce sahipli hayvanlara kimliklendirmenin önünü açması gerekiyor. Çünkü eğer bu sistemi kapatırlarsa o zaman sorun yaşayabiliriz. Ama şu anda tüm tıbbi ve cerrahi hizmetleri alabilir.”
“ORTAK MUTABAKAT METNİ’NDE HAYVAN HAKLARI BAŞLIĞI OLMASI MUTLULUK VERİCİ”
Altılı Masa tarafından yayınlanan Ortak Mutabakat Metnin’deki “Hayvan Hakları” başlığını değerlendiren Baysal şunları söyledi:
“Aslında bir mutabakat metninde hayvan haklarının ayrı bir başlık olarak değerlendirilmesinden çok mutluluk duyduğunu söyleyebilirim. Bu çok önemli bir konu. Oradaki birkaç madde özellikle benim çok dikkatimi çekti ve bundan memnun oldum. Bir tanesi sahiplendirme konusunda daha sıkı yöntemler izleneceğine dair maddeydi. Bir tanesi kısırlaştırmayla ilgili teşvik verilebileceğine dair madde. Kuşların göç yolları konu edilmişti. Buna çok mutlu oldum. Bu çok önemli bir konu çünkü. Gerçekten şu anda iklim krizi nedeniyle, yapılaşma nedeniyle, şehirleşme nedeniyle bu kuşlar açısından, göçmen kuşları açısından çok önemli bir problem. Sulak alanlar nedeniyle. Dolayısıyla bu konuları gerçekten çok önemsedim. Burada sadece şunu söyleyebilirim. Tabii mesela yaban hayatına, yaban hayvanlarına, nesli tükenen hayvanlara da değinilmişti. Bunlar çok önemli konular. Tabii ki bu bir mutabakat metnidir. Bunlar yasalaşacağı zaman ya da bir yönetmelikle bir yere bağlanacağı zaman cezaların daha net olmasını önemserim. Bunun olmasını isterim. Ve bizim her zaman söylediğimiz gibi sahipsiz hayvan konusunda çok değinilmiş Ortak Mutabakat Metni’nde. Her zaman söylediğimiz gibi yerel yönetimler eğer bu görevlerine devam edeceklerse daha sıkı izlenmeliler ve belediyelerde mutlaka Veteriner İşleri Müdürlüğü kurulmalı. Buradan da belki onlara bir çağrı olur bu. Veteriner İşleri Müdürlüğü kurulmalı. Veteriner Hekimler tarafından ve onlarla birlikte çalışacak yardımcı personelin mutlaka eğitim almış kişiler tarafından bu sürecin yürütülmesi gerektiğini, bunun da ilerle mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamak isterim.”