Doğaldır ki makamınızın hakkını verip hizmet yapmak istiyorsunuz. Bu ülke ve insanları da bu hizmetleri fazlasıyla hak etmektedir.
Ancak, bir kente hizmet etmenin tek yolu üniversite ya da fakülteler açmak değildir. Aksine bu durum, ‘’nitelikli işsiszlik’’ yaratmaktadır. Zira, istihdamı arttıracak hizmetler yapılmadığı sürece, üretim arttırılıp devlet ya da özel sektör eliyle mezunlara çalışma alanı yaratılmadığı sürece ‘’diploma’’ vermenin hiç yararı yoktur. Aksine, bin bir umutla çocuklarını okutan ve bin bir umutla bu fakültelerde okuyan gençlerin hayallerini çalmış olursunuz.
Özellikle son yıllarda ‘’hayvancılığı geliştirmek’’ başlığı açılarak, çözüm olarak ‘’veteriner fakültesi’’ açma fikri iyice yaygınlaştı. Veteriner hekimlik eğitimi beş, bazı fakültelerde hazırlıkla birlikte altı yıl süren bir akademik eğitim gerektirir. Laboratuvar, hastane, uygulama çiftliği olmadan nitelikli eğitim verilemez, nitelikli hekim yetiştirilemez. Maliyeti son derece yüksek bir fakültedir. Aynı şekilde eğitimi maliyeti de yüksektir. Şu anda ülkemizde 32 veteriner fakültesi mevcuttur ve her yıl 2 bin civarında veteriner hekim mezun olmaktadır. Devlet, son otuz aydır veteriner hekim istihdam etmemekte ama sürekli fakülte açarak veteriner hekim mezun etmektedir. Veteriner hekimlik, mesleği dışında işlerde çalışmakta, boşanmalar ve intiharlar artmaktadır. Hayvancılığın bitme noktasına geldiği ülkemizde, özellikle büyükbaş hayvan sağlığı için çalışan meslektaşlarımız ağır borç yükünün altında ezilmekte, hak ettikleri hekimlik ücretini alamamakta, adeta hayvancılığı sırtlarında taşımaktadırlar.
Hayvancılığı geliştirmek için veteriner fakültesi açmak istediğini söyleyenlere soruyoruz; veteriner hekimler hayvan yetiştiricisi mi olacaklar? Hayvancılık işletmeleri mi kuracaklar? Yoksa sokaktaki hayvanları önce ücretsiz kısırlaştırıp sonra evlerine mi alacaklar? Yoksa veteriner fakültelerine ‘’rant’’ gözüyle bakılıp öğretim görevlileri ve öğrenciler eliyle maliyeti düşük ‘’hekimlik hizmeti’’mi verilmesi amaçlanıyor?
Biz veteriner fakültelerindeki öğretim görevlilerine yeni açılan fakültelerde görev almamalarını, bu sene üniversite sınavına girecek öğrencilerimize de ya veteriner fakültesini hiç tercih etmemelerini, tercih edeceklerse de köklü fakülteleri tercih etmelerini öneriyoruz.
Hastaya dokunmadan, uygulama yapmadan, operasyon yapmadan hhekim olunmaz! ‘’Enjeksiyon yapmayı bilmeyen hekim’’ mezun ederek hem hayvanların iyi ve doğru sağlık hizmeti hakkını elinden alırsınız hem önüne geçilemeyecek zoonoz hastalıklarla toplum sağlığını riske atarsınız hem de özellikle gıda değeri olan hayvanlarla ilgili hem sağlık hem ekonomik anlamdaülkenin zor durumda kalmasına neden olursunuz.
Artık üniversitelere ve fakültelere rant gözüyle bakılmaktan vazgeçilsin, kentleri kalkındırmak için üretim teşvik edilsin, iş garantisi olmayan diplomalar değil!
Ayrıca hatırlatmak isteriz ki, veteriner hekimler bu ülkenin nitelikli seçmenleridir. Hayvancılığın olduğu her yerde her eve giren, kentlerde hayvanseverlerle ve evcil hayvan sahipleriyle diyalog içinde olan kanaat önderlerindendir. Aynı zamanda, toplum sağlığı veteriner hekimlerin koruyucu ve sağaltıcı hekimlik hizmetleri ile zoonozlardan korunmaktadır.
Bu anlamda siyasilerin veteriner hekimliği ve veteriner hekimleri daha çok dikkate almalarını öneririz…
Bursa Veteriner Hekimler Odası Genel Sekreteri
Melike Baysal